11 Ağustos 2010 Çarşamba

3 günlük haftasonu kaçamağı

Yaza girmeden önce sevgili eşimle birlikte güzel bir haftasonu kaçamağı yaptık. Cuma'dan izin alıp sabah erkenden atlayıp arabamıza kırdık dümeni Ege'ye doğru. Kaz dağlarına gidelim dedik, orda bir butik otel bulur 3 gün kafamızı dinler hem de İstanbul'un karmaşasından biraz da olsa uzaklaşırız diye düşündük.


Gittik kaz dağlarına ama otelde kalmadık, eşimin kız kardeşinin kayınvalideleri kazdağlarının denize ve yunan adalarına bakan köylerinden birinde harika bir ev yapmışlar kendilerine ve emekli oldukları için yılın büyük bir kısmını burda geçiriyorlar. Bizi çok güzel ağırladılar, 3 gün boyunca sürekli gezdik mis gibi havayı doldurduk ciğerlerimize.



Bu gezimizde bir karar verdik eşimle, en kısa zamanda buralarda bir arsa bulup emekliliğimizi inşa etmeliydik. Yaşımız ilerlediğinde mutlaka böyle bir yerde devam etmeliydik yaşamımıza. O yüzden gözleri açttık ve koyulduk boş arsa bulmaya. ama nerdeee köylüleri akıllanmış bir kaç yıl evvel 3-5 liradan sattıkları arsalarını hayattan bezmiş İstanbul'lular keşfetmeye başladıkça arttırmışlar değerlerini. Enteresan olan onların bir an önce köy yaşantılarından kurtulmak isteme çabalarıydı benim çok dikkatimi çeken. Hatta bizim gittiğimiz köyde eğer damatın şehirde evi yoksa kızlarını vermiyorlarmış bu ne yaman çelişki dedim hayretle. Ne işiniz var şehirde be insancıklar dedim kendime. Biz İstanbulda domatesin kilosuna 5 tl verirken onlar ya tarlalarında ektiklerini yiyorlar ya da 5tl ya bir haftalık sebze alışverişi yapıyorlar pazarlarından. biz 2 göz odalı evlerde 1500tl kira ile oturuken onlar çok daha büyük taş evlerde 200-300 tlya sürdürüyorlar yaşamlarını ya da kendi evlerinde oturuyorlar paşalar gibi.


Altınoluk, Ayvalık, Cunda, Asos derken geldik yine kürkçü dükkanına. Artık bir hayalimiz daha var geleceğe dair, yeşilliklerin arasında restore edilmiş bir taş ev, kocaman bir bahçe, şahane bir deniz manzarası ve sadece internet ile olan biteni takip ettiğimiz bir yaşam ve arasıra haftasonları da olsa ziyaretimize gelen çocuklarımız.

Ayrıca şunu itiraf etmeliyim bu geziden bir süre sonra yaptığımız yaz tatilimiz bile dolduramadı doğayla iç içe yaşadığımız bu 3 günün yerini.

Hiç yorum yok: