7 Ekim 2010 Perşembe

Hep geride kalan, el sallayan olmak!

Düşünüyorum da hep geride kalan el sallayan olmuşum hayatta. Daha ilkokul sıralarında başlamıştı bu el sallamalar en sevdiğim sıra arkadaşım beni bırakıp başka okula transfer olmuştu o zamanlar sadece beni bırakmak için gittiğini zannedecek kadar küçüktüm, sonra oturduğumuz mahallede en sevdiğim arakdaşım yan komşumuz ev aldıkları için taşınmışlardı, eşyalarının taşındığı kamyonetten bana el sallayışını hala hatırlıyorum. Yazlıktayken evlerine dönen arkadaşlarımı genelde ben uğurlardım çünkü en son biz kapatırdık sezonu, kısa süreli bir el sallama olsa bile sevmezdim hiç sona kalmayı. Evlendim yine birşey değişmedi bu sefer de kocama el sallıyorum her iş gezisine giderken, hatta nişanlıyken el sallamalarım başladı kocacığıma :)

İş yerinde de aynı şeyler oluyor bu günlerde yıllardır birlikte çalıştığım arkadaşlarım birer birer gidiyorlar.

Şimdi sıra Niloş'a el sallamaya geldi, üzgünüm birlikte çalışamayacağımız için, fiskos yapamayacağımız için, ikoncanları çekiştiremeyeceğimiz için, dertleşemeyeceğimiz için, birlikte yaptığımız pek güzel şeyi artık o kadar da sık yapamayacağımız için ama onun için daha iyi şeyler olacağından hiç şüphem yok hatta eminim.

Yolun açık olsun arkadaşım :)

Hiç yorum yok: